Her isteyen öğretmen olamayacak

 

Finlandiya’da uygulanan eğitim sisteminden örnek alınarak hazırlanan çalışma kapsamında Ulusal Öğretmenlik Stratejisi’nde devrim niteliğinde değişiklikler yapılıyor. Mesleğe kalite ve saygınlık kazandırılması amaçlanan ve 2013 yılından itibaren hayata geçirilmesi planlanan uygulamada, eğitim fakültelerinin puanları yükseltilecek. Eğitim fakültelerinin puanlarının yükseltilmesinin yanı sıra liselerde öğretmen olmak isteyen öğrencilere hem üniversitede, hem de lisede rehber öğretmen tarafından danışma hizmeti verilecek. Öğrenciler, rehber öğretmenler veya üniversite tarafından mülakata alınarak öğretmenliğe yatkınlığı varsa buna göre öğretmenlik mesleğine yönlendirilecek.

 

Bu yıl itibariyle fen edebiyat fakültelerini tercih edecek öğrencilerin pedagojik formasyon alamayacak olmasıyla birlikte eğitim fakültelerine bir yığılma olduğunu kaydeden FEM Dershaneleri Çerkezköy Şube Müdürü Ahmet Avcı, “Fen Edebiyat fakülteleri yaklaşık 20 yıldır ülkemizin en büyük problemlerinden biri. Bu yıl itibariyle bu fakülteleri seçen öğrencilere formasyon verilmeyecek. Bu nedenle eğitim fakültelerine bir yığılma oldu ve puanlar yükseldi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitim fakülteleri konusunda hazırladığı taslak kapsamında bu puanların daha da artırılacağı bildiriliyor. Ben puanların artmasına paralel olarak eğitimdeki kalitenin de artacağı kanaatindeyim” dedi.

 

 

Öğretmen olmak isteyen öğrencilerin mülakata alınmasının uygulama aşamasında sağlıklı bir şekilde yürütülmesinin oldukça zor olduğunu dile getiren Avcı, yaklaşık 1 milyon öğrencinin Lisans Yerleştirme Sınavı’na girdiğini ve sınava giren her öğrencinin 24 tercihinden birinin öğretmenlik olduğunu ifade etti. Tüm bu öğrencilerin mülakata alınması için nasıl bir sistem oluşturulacağının ve mülakatta hangi kriterlerin aranacağının ayrıntılarını merakla beklediklerini ifade eden Müdür Avcı, “İnsan faktörünün devreye girdiği her yerde objektiflik azalırken sübjektiflik ön plana çıkar. Öğrencilerin bu mesleği yapıp yapamayacağına nasıl karar verecekler. Mülakatı yapan kişi öğrencinin öğretmenlik mesleğini yapıp yapamayacağı konusunda ister istemez kendi duygularıyla karar verecektir. Bir uzmanın uygun gördüğü bir öğrenciyi başka bir uzman görmeyebilir” diye konuştu.

 

Eğitim fakültelerinden mezun olan ve atanamayan öğretmenlerin mağduriyetlerinin de artık giderilmesi gerektiğini belirten Ahmet Avcı, “Eğitim fakültelerine giriş mi zorlaştırılmalı yoksa öğretmen alımı mı artırılmalı? Bunun cevabını biri bize vermeli. 40 bin öğretmenin alınacağı bir sınava 100 bin öğretmen giriyor. Peki ülkemizin öğretmen ihtiyacı 40 bin mi? Tabi yine de devlet büyüklerimizin bildiği ama bizim göremediğimiz, anlayamadığımız durumlar vardır. Bu durumların açıklamalarını duymak istiyoruz” dedi.