GELECEĞİMİZİ BELİRLEMEK İÇİN BURADAYIZ
Önceki gün Piramit Salon’da gerçekleştirilen panele NKÜ Rektörü Prof. Dr. Osman Şimşek, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Boynukara, öğretim görevlileri ile öğrenciler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından başlayan panelin açılış konuşmasını yapan Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yaşar Şenler “Dünya kültür mirası insanların geleceği demektir. Geleceğimiz gençlerdir. İdeal fikirlerle gençlerin fikirlerini geliştirmek bizlerin görevidir. Gençlerimizin kültür miraslarına duyduğu hassasiyetten dolayı mutluyum. Kültür ile okumayı birleştiren Üniversite olarak geleceğimizi belirlemek için buradayız” ifadesini kullandı.
MEZARININ AKSARAY’DA OLMA İHTİMALİ YÜKSEK
Panelin ilk sunumunda Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Orhan Kemal Tavukçu, “Hangi Yunus” konusunu ele alarak, çok sayıda Yunus Emre adı altında pek çok şairin şiiri bulunduğunu belirtti. Prof. Dr. Kavukçu, bu güne kadar kayda geçen 15 civarında Yunus Emre’nin mezarı olduğu sanılan yer olduğunu ancak, gerçek Yunus Emre’nin mezarının Aksaray’da olma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi. Prof. Dr Kavukçu, Yunus Şiirlerini dil, üslup, beslendiği kaynak, kullanılan malzeme olarak ayırt edilebileceğini belirtti.
SÖZLÜ KÜLTÜRÜN YAŞATTIĞI ÖLÜMSÜZLÜK
Arş. Gör. Sabri Koz ise sunumunda “Sözlü Kültürün Yaşattığı Ölümsüzlük” konusunu ele aldı. Koz, “Tasavvufi gelenekte şiirlerin hangi Yunus’a ait olup olmaması önemli değil. Yunus Emre bizim için çok önemli. Bunlardan ilki Anadolu’daki Türkçe’nin mimarı Yunus Emre’den başkası olamaz. Yunus Emre o dönemin tüm özelliklerini şiirlerinde yansıtmıştır. Diğer nokta ise İslam Tasavvufunun kollarının birleştiği yer Anadolu’dur ve Yunus Emre’nin şiirleri bu farklı kollardan beslenmiştir” dedi.
Haber / Sevay KARDEŞ
