Ancak resmi belgeyle rahat uyuyabiliriz

Çerkezköy-Kapaklı arasında Pınarça Mevkii'nde yapılması planlanan termik santralin teknik nedenlerden dolayı iptal edildiği açıklanmasının ardından önceki gün Pınarça'daki kahvehanede

Çerkezköy 14.01.2019 13:12:00 0
Ancak resmi belgeyle rahat uyuyabiliriz

Önceki akşam saat 18.00’de Pınarça Mahallesi’nde bir kahvehanede gerçekleştirilen toplantıya Cumhuriyet Halk Partisi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, Kapaklı Belediye Meclis Üyeleri Ersin Yavuz ve Muzaffer Yıldıran, CHP Kapaklı İlçe Başkanı Kenan Seçkin, Çerkezköy Kent Konseyi Başkanı Funda Serfiçe, Kapaklı Kent Konseyi Başkanı Arzu Özdemir, Atatürkçü Düşünce Derneği Çerkezköy Şube Başkanı Dündar Orhan, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Çerkezköy Şube Başkanı Nigar Soyak, TEMA Çerkezköy Temsilcisi Nilüfer Ceylan, TEMA Kapaklı Temsilcisi Ali Ülger, çok sayıda sivil toplum kuruluşu da katılım gösterdi.

 

 

 

 

“TAM SEVİNEMEDİK”

 

Programda Pınarça halkı adına konuşma gerçekleştiren İlknur Bozkaya“ Daha geçen yıla kadar köyümüzde huzur içinde yaşayıp ailemiz, çocuklarımız, ülkemiz için üretim yapmaya çalışırken kara bir haberle yıkıldık. Bölgemize, köyümüze yani tam da evimizin bahçesine termik santral kurulacakmış. Ne olduğunu tam da bilemedik ama araştırdık öğrendik. Öğrendik ki; termik santral yapılırsa verimli topraklarımızda verim düşecek, su kaynaklarımız kuruyacak, havamız kirlenecek ve daha da beteri sağlığımız elimizden gidecek. Sağlıklı yaşamak için ve en çok da çocuklarımız için “istemeyiz” dedik, ÇED toplantısına gittik “istemeyiz” diye haykırdık, her yerde herkese istemediğimizi anlattık. Evet; köylüyüz, belki okuyamadık; ama iyi ile kötüyü, yarar ile zararı ayırabiliyoruz. Biz 40 yıldır bu fabrikaların kirliliğini yaşıyoruz. Çocuklarımızın çoğu nefes darlığı çekiyor, astım hastası oluyor. Bunun üstüne bir de termik santral yapılmasını istemiyoruz. Zaten fabrikalar bize nefes aldırmazken bir de termik santralin nefesimizi kesmesini istemiyoruz” dedi.

 

“YERLİ VE MİLLİ OLANDAN YANAYIZ”

 

Termik santrallerin olduğu yerlere gittiklerini ve orada yaşayan insanların çektiği sıkıntıları, hastalıkları ve çaresizlikleri gördüklerini kaydeden Bozkaya”  Şimdi bizler de aynı duruma düşmek istemiyoruz. Trakya’da kanser aldı başını gidiyor. Termik santral yapılırsa kanserli hasta sayısı da artacak. Bizler erkenden ölmek istemiyoruz. Buralarda ne eksen yetişir. O kadar verimli topraklarımız varken neden tarıma değil de kömüre yatırım yapılıyor. Bizim ormanlarımızda çok değerli mantarımız var. Tarlalarımızda türlü sebze ve meyve yetişiyor. En başta ayçiçeği ve buğday var. Bunlardan zarar edersek nasıl geçineceğiz, nasıl yaşayacağız. Bizler tarıma destek beklerken termik santral bize köstek olacak. Ülke olarak “yerli ve milli” üretme çabasındayken termik santral yapılırsa asıl yerli ve milli olan ürünlerimizi yetiştiremeyeceğiz. O zaman dış ülkelerden ürün almak zorunda kalmaz mıyız? Bizler yerli ve milli olandan yanayız” diye konuştu.

 

“İPTAL EDİLMİŞTİR DİYE AÇIKLAMA BEKLİYORUZ”

 

Enerjiye karşı olmadıklarını ve çevreye zarar vermeyen enerjileri her zaman desteklediklerini ifade eden Bozkaya“ Bizim tek isteğimiz var. Oda sağlıklı yaşamaktır. Şimdi deniyor ki “Termik santral iptal edildi.” Bir milletvekilimiz internetten açıklama yapmış. Bizler bu açıklamayla umutlansak da tam anlamıyla sevinemedik. Bakanlıktan ve devletten termik santral iptal edilmiştir diye bir açıklama bekliyoruz. Termik santral gerçekten yapılmayacaksa, iptal edildiği resmi belgeyle açıklanırsa  işte o zaman rahatla uyuyabiliriz. Yoksa o zamana kadar bize uyku yok. En büyük korkumuz da bu iptal sözünün seçim geçene kadar söylenmiş olması. Sayın enerji bakanımızdan ve yetkililerden isteğimiz Çerkezköy termik santrali projesinin iptal edildiğinin resmi olarak açıklanmasıdır. Kendisini köyümüzde misafir etmek de isteriz. Gelsin buraların güzelliğini görsün. Zaten kendisi karşı çıkacaktır termik santrale. Cennet ülkemizin ve insanlarımızın geleceği için ne burada, ne Trakya’da, ne de ülkemizin herhangi bir köşesinde termik santral istemiyoruz. Ülkemizi seviyoruz.Bu mücadelede bizlere destek olan herkese ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.Bizler enerjiye karşı değiliz, çevreye zarar vermeyen enerjileri de destekleriz” dedi.

 

“ONLARI KORUMA MÜCADELESİ VERDİK”

 

Termik santral mücadelesine imza koyan 101 sivil toplum kuruluşu adına açıklama yapan Nilüfer Ceylan da “ Hepimizin bildiği üzere Trakya Bölgesi son derece cömert davranarak bereketli topraklarla bizi donatmış durumda. Ancak Trakya Çevre Düzeni planlarında tarım ve orman alanları olarak tanımlanmış araziler Ekim 2016’da Çevre Düzeni Planı’nda yapılan değişiklik ile kömürlü termik santral kurulması için ‘Enerji Üretim Alanı’ olarak ilan edildi. Böylece hayatımıza bugüne kadar çok da sık kullanmadığımız hatta ilk defa duyduğumuz kelimeler girdi. ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme), EÜAŞ (Enerji Üretim Anonim Şirketi), fosil yakıt, kül barajı, partikül madde, temiz enerji, yenilenebilir enerji gibi bir sürü terimle tanıştık. EÜAŞ tarafından hazırlatılan ÇED başvuru dosyasını inceledik. Bu raporda deniliyordu ki Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) tarafından Tekirdağ ili Çerkezköy ilçesi ile İstanbul ili Silivri ve Çatalca ilçeleri sınırlarındaki Pınarca-Hallaçlı Maden Sahası’ndan temin edilecek kömür (linyit)  ile 3  üniteli bir  termik santral kurulacak. Yılda 7 milyon 182 bin ton  kömür yakılacak. Ayrıca 1.022.000 m3/yıl su kullanılacak. Yine ÇED başvuru dosyasına göre “Bu su ihtiyacının Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü (DSİ) tarafından planlama aşamasında olan Yoncalı Barajı veya diğer bir alternatif olarak “Meriç Nehri’nden 10 OSB’ye Su Temini Projesi”nden tahsis edilecek suyla karşılanması planlanmakta”. Santralde meydana gelecek toplam kül miktarı saatte 307 ton/yıl. Bunun anlamı 2 milyon 149 bin ton/yıl. Daha birçok bu tür teknik detaylar açıklanmıştı. Çerkezköy ve Kapaklı ilçelerimizin yaşam alanının tam ortasına kurulması planlanan  kömürlü termik santralin yaşamımızı nasıl etkileyeceği konusunda endişelendik. Sağlığımızı, havamızı, toprağımızı ve suyumuzu tehdit eden,  telafisi mümkün olmayan bu zararları ülkemizde hali hazırda kurulu termik santralleri yerinde inceleyerek,  oradaki halk ile bire bir görüşerek, konunun uzmanı olan bilim insanlarını da dinleyerek  öğrendik. Belediyeler, muhtarlıklar, kent konseyleri, sivil toplum kuruluşu ve basın mensupları ortak çalışma yürüterek bu bilgileri her platformda anlatmaya çalıştı. Neler anlattık hatırlayalım. Bizler ormanlarımızı, sularımızı, sağlığımızı, havamızı, geleceğimizi dert edindik. Onları koruma mücadelesi vermeye çalıştık” diye konuştu.

 

“RİSKE SOKMAKTADIR”

 

Ceylan “ Kömürlü termik santral, orman alanı üzerinde planlanıyor. Termik santrallerden kaynaklanan hava kirliğinin orman alanları üzerindeki olumsuz etkisini birçok bilimsel çalışma ortaya koymuştur. Diğer yandan Bakanlığın 2008’den beri yaptığı izleme çalışmalarında belirlenen yaprak kayıp oranlarına göre Trakya’daki ormanların sağlığının hali hazırda zaten bozuk olduğu görülüyor. Çerkezköy’de orman alanında kömürlü termik santral kurulmasının, bölgedeki ormanların sağlık durumunun daha da kötüleşmesine neden olacağı bilimsel bir gerçektir. Bölgemizin akciğeri olarak sessizce görevini yapan yüzbinlerce  sık meşe ağacının olduğu orman, yöre halkının geçim kaynağı  mantarın da  cenneti aynı zamanda.Kömürün çıkarılacağı alan yaklaşık 6 bin 700 hektarı tarım alanıdır.  Trakya ülkemizin çeltik, buğday ve ayçiçeği ambarıdır. Oysa ki termik santral ve kömür madenciliği neden olduğu hava kirliliği, yer altı su dengesini bozması, su tüketimi, tarım arazilerini maden ve santral için çiftçilerin elinden almasıyla tarımın ve çiftçinin düşmanıdır.Termik santralde kömür her ne şekilde yakılacak olsa da fark etmeksizin madencilik yer altı su tablasının düzeyinin düşmesine neden olacaktır. Böylece bu kadar büyük alanda yapılacak kömür madenciliği ve susuzlaştırma tarımın ihtiyacı olan suyun gaspına neden olacaktır. Yeraltı su sisteminin bozulması telafisi olmayan bir tahribattır. Bunun aksini iddia etmek mümkün değildir.Trakya’da tarıma yönelik sulama dışında içme-kullanım ve sanayi suyu ihtiyacı barajlar, göletler ve yeraltı suyundan sağlanıyor. Yeraltı suları Trakya için kritik bir su kaynağıdır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Trakya için hazırladığı bölge planında (Çevre Düzeni Planı) korunması gereken 3 unsuru yeraltı suyu, tarım ve orman alanları olarak belirtmiştir. Kömürlü termik santral ve madencilik bu üç varlığı da riske sokmaktadır” açıklamasında bulundu.

 

“KİRLİ HAVA SOLUYORUZ”

 

Termik santralin neden olduğu hava kirliliğinin çok uzun mesafelere ulaştığını kaydeden Ceylan “ Örneğin, Çanakkale’de işletmedeki ve izin süreçleri devam eden kömürlü termik santrallerin İstanbul ve Trakya’da hava kirliliğini yüzde 20-25 civarında artıracağı hesaplanmıştır. Tekirdağ halkı olarak 2017 yılının yarısında yani 183 gün, 2016 yılında ise üçte ikisinde yani 243 gün kirli hava soluduk.Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Hava Kalitesi İzleme İstasyonları web sitesinden edinilen bilgiye göre Tekirdağ’da hava kirliliğini gösteren PM10’un 2018 yılı için ortalama düzeyi 57 µg/metreküp olmuştur. Yıllık ortalamanın yüksek olması yanında yıl içindeki limit aşımlarının sayısı da çok fazla olmuştur. Hava kirliliği yılın 203 günü insan ve çevre sağlığı için gerekli sınır değerin üzerinde kalmıştır. Termik santral kurulmadan bile Tekirdağ’da hava kirliliği hem ulusal hem de uluslararası mevzuatın gerektirdiği değerleri aşmıştır. Hava kirliliği ile mücadele için önlem alınması gerekirken hava kirliliği yükünü arttıracak kömür yatırımları planlanmaktadır” dedi.

 

“CEVAP BEKLEDİK”

 

Ceylan “ 13 Aralık günü Tekirdağ milletvekilleri Mustafa Şentop, Mustafa Yel, Çiğdem Koncagül’ün Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile görüşmeleri neticesinde teknik nedenlerden dolayı termik santralin yapımından vazgeçildiği bildirilmiştir. Bu açıklamaya sevindik. Bu haberden sonra bekledik. Ancak başka açıklama gelmedi. Yapılan açıklamada teknik nedenler yerine  ‘halkımızın sağlığına, toprağına, suyuna, havasına olumsuz etkilerinden dolayı termik santralin yapımından vazgeçilmiştir’  ifadeleri yer alsaydı ikna olabilirdik. Çünkü başka söze gerek olmazdı. Bugün bu açıklamanın resmiyete kavuşmasını en yetkili kişi olan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Fatih Dönmez’den duymak istediğimiz için toplandık. Elektrik Üretim Anonim Şirketi’nin  (EÜAŞ) bölgemizde planladığı termik santral projesinden kesin olarak vazgeçtiğini açıklamasını duymak istediğimiz için toplandık. Bölgemizdeki termik santral projesine ait ÇED sürecinin sonlandırıldığının Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüzün resmi internet sayfasında görmek istediğimiz için toplandık.

Termik Santralin kurulacağı alanın Enerji Üretim Alanı vasfından çıkarılarak tekrar orman ve tarım alanına dönüştürüleceğini duymak için toplandık.Teknik nedenlerden kast edilen hususlar nelerdir? Bu olumsuz teknik nedenleri düzeltmek için uğraşmayacaklarını duymak istediğimiz için toplandık.

Bu sıraladığımız maddelerin tek tek gerçekleştiğini duyana kadar bölgemizdeki termik santral projesinden vazgeçildiğine inanmadığımızı ve mücadelemizin devam edeceğini söylemek için toplandık. Açlığa 60, susuzluğa 6 gün dayanabilen insan; nefes almadan 6 dakika bile dayanamaz. Bu nedenle, temiz hava solunabilen bir çevrede yaşamak en temel insan haklarından birisi. İşte bundandır ki bugün buradayız” diyerek bu mücadelede emek veren herkese, destek sunan halka, sivil toplum kuruluşlarına, Kapaklı Belediyesi’ne, Çerkezköy Belediyesine ayrı ayrı teşekkür etti.

 

Haber/Faik Onur KAYA


0282 726 91 91
0282 747 65 10