“Hükümet, dikensiz gül bahçesi istiyor”

Türkiye Kamu-Sen Tekirdağ İl Temsilcisi Muzaffer Doğan, milyonlarca kamu görevlisi ve emeklinin tam 16 aydan beri beklediği, Bakanlar Kurulu’nda 3 ay bekletildikten sonra TBMM Başkanlığı’na gönderilen 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu Tasarısı’nın memurlar adına büyük bir hayal kırıklığı olduğunu söyledi.

“MEMURLARIN UMUTLARI ÇALINDI”

“Müzakerelerin hiçe sayıldığı, demokratik ilkelerin iğdiş edildiği, farklı görüşlere tahammül dahi edilmediği, toplu sözleşme sistemi adıyla ucube bir yapının oluşturulduğu bir sendika kanun tasarısı ile karşı karşıya kaldık” diyen Doğan, bu tasarı ile anayasa değişikliğinde, toplu sözleşme vaat edilerek, memurların umutlarının çalındığının belgelendiğini ifade etti.

“ADALET DELİK DEŞİK OLDU”

“Toplu sözleşmede sendikaların temsili noktasındaki adaletsizlik, her halde AKP’nin adalet anlayışından başka hiçbir şey değildir. Bu nasıl bir adalettir ki, taslakta Memur-Sen’in her 128 bin üyesi için bir temsilci, Türkiye Kamu Sen’in her 200 bin üyesi için bir temsilci, KESK’in 232 bin üyesi için bir temsilci düşmekte. Buna göre genel toplu sözleşmede Memur-Sen 4 temsilci, Türkiye Kamu-Sen 2 temsilci, KESK ise 1 temsilci ile temsil edilecek. Bu durumda hükümet Memur-Sen’e toplu sözleşmeyi bağıtlama hakkı vermek için adalet mekanizmasını delik deşik etmiştir” diyen Muzaffer Doğan, hükümetin memurlarla toplu sözleşme yapmak istemediğini, toplu sözleşme masasında dikensiz gül bahçesi istediğini savundu.

“MEMUR SENDİKACILIĞI DEĞİL, AK PARTİ SENDİKACILIĞI”

Şuanda Türkiye’de hiçbir memur konfederasyonunun kamu görevlilerinin salt çoğunluğunu temsil etmediğini ifade eden Doğan, tasarıyla, bir konfederasyon dışındaki konfederasyonlara, alınan kararlara itiraz yetkisinin verilmemesini de eleştirdi. Bu tasarının özünün de ruhunun da yasakçı ve yandaşçı anlayışının ürünü olduğunu savunan Doğan, “Bu tasarı bir tek ilkeyle örtüşmektedir o da; AK Parti’nin sendikacılık ve yandaşlık ilkeleridir. Böyle bir tasarının getireceği sisteme de memur sendikacılığı denemez. Bunun adı da olsa olsa AK Parti tipi sendikacılık olur. Bu dalavereye ne 2,5 milyon kamu görevlisi ne de onların tek gerçek temsilcisi Türkiye Kamu-Sen asla izin vermeyecek” dedi.

“ADAM GİBİ KANUN İSTİYORUZ”

“Türkiye Kamu-Sen olarak, memurlarımızın umutlarını çalan; hayal tacirliği yapan; kamu görevlilerinin anayasal haklarının önüne set çeken zihniyetin ürünü olan bu yasa tasarısına karşı, her türlü mücadeleyi vereceğiz” diyen Muzaffer Doğan, “Biz, başta ILO olmak üzere uluslar arası sözleşmelere, evrensel ve demokratik ilkelere saygılı bir sendikacılık, grev hakkımızın yasal teminata alındığı adil bir Toplu Sözleşme sistemi, örgütlenme özgürlüğünün önündeki tüm engellerin kaldırılması, toplu sözleşme görüşmelerinde kamu görevlilerinin en geniş şekliyle karar alma sürecine dâhil edilmesi, hizmet kolu toplu sözleşme sisteminin oluşturulması, tüm çalışanlara insan onuruna yakışır bir ücret ve sağlıklı çalışma koşullarının sağlanması, adil ve demokratik bir Hakem Kurulu istiyoruz. Kısacası adam gibi sendika, adam gibi toplu sözleşme; adam gibi toplu sözleşme kanunu istiyoruz” ifadesini kullandı.Haber / Gülveren VATANSEVER