İyi hal indirimlerini Başbakan Davutoğlu'na sordu

CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, geçtiğimiz günlerde Eşitiz Grubunun gerçekleştirdiği toplantı sonrası kadına yönelik şiddetle ilgili ortaya konulan önerileri Meclis'e taşıdı.

Bölgede Gündem 25.01.2016 17:28:00 0
İyi hal indirimlerini Başbakan Davutoğlu

Yüceer, kadın cinayetlerinin sanıklarına tahrik,  iyi hal gibi gerekçelerle yapılan "erkeklik indirimleri"nin, denetimli serbestlik ve yargıda arabuluculuk gibi uygulamaların gerekçelerini  Başbakan Ahmet Davutoğlu'na sordu. 

DEVLET POLİTİKASI İKİLİ BİR YAPI TAŞIYOR
60 derneğin imzasıyla yayımlanan bildiride, Türkiye’de kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık yönündeki sorunların yasaların uygulanmaması ya da cinsiyetçi biçimde uygulanmasından kaynaklandığı saptamasında bulunulduğunu kaydeden Yüceer, kadına şiddet konusunda güncel devlet politikasının, ikili bir yapı taşıdığı, bu politikanın birinci ayağının, kadın erkek eşitliğini kabul etmeyen bir devlet propagandası ile kadına karşı şiddetin kışkırtılması olduğu, diğer ayağının ise tecavüzcülerin ve katillerin çoğunun cinsiyetçi ve yasaya aykırı yargı kararlarıyla aklanması ya da daha düşük cezalarla cezalandırılması olduğunu ifade etti.
KAÇ KİŞİ TAHRİK İNDİRİMİNDEN YARARLANDI?
Yüceer, Başbakan Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:Yıllara göre ayrı ayrı belirtilmek üzere son 5 yılda tahrik” ve “iyi hal” gerekçeleriyle kaç kişiye cezai indirim yapılmıştır?Devlet mekanizmaları ve toplumsal yaşamın her alanında kadınların eşit temsili sağlanması için yapılan çalışmalar nelerdir?Cumhuriyet Başsavcılığı, Emniyet ve Jandarma Genel Müdürlükleri, İçişleri ve Adalet Bakanlıkları temsilcileri, Adli Tıp temsilcisi ve kadına karşı şiddet alanında çalışan hükümet dışı kadın örgütü temsilcilerinden oluşan bir özel birim kurulması düşünülmekte midir?Yargıçlara ve savcılara cinsiyetçi yargı yorumlarına engellemek üzere bir eğitim verilmesi ve içtihadı birleştirme kararı yönünde bir çalışma var mıdır/olacak mıdır?İstanbul Sözleşmesi’nde düzenlendiği üzere “kültür, örf ve adet, gelenek veya sözde “namus”un gerekçe olarak kabul edilmemesini” sağlamak ve aynı sözleşme gereği, “mağdurun, kültürel, dinî, toplumsal ya da geleneksel olarak kabul gören uygun davranış normlarını ve âdetlerini ihlal ettiği iddiaları”nın gerekçe yapılmasını yasaklamak üzere alınan tedbirler nelerdir?
NE ZAMAN KURULACAK?
İstanbul Sözleşmesi’ne göre, şiddetle mücadele için sığınaklar, kadın danışma merkezleri, cinsel şiddet kriz merkezleri ve alo şiddet hattı ülke çapında kolaylıkla ulaşabilecekleri yaygın bir ağ olarak devlet kurumları ve yerel yönetimlerin işbirliği içinde olacakları bir şekilde kurulmalıdır. Bu yönde atılan adım var mıdır? Ne zaman kurulması planlanmaktadır?Yine İstanbul Sözleşmesi’nin 48/1 maddesi taraf devletlere, psikolojik, fiziksel, cinsel ve ekonomik, kadına karşı tüm şiddet biçimleriyle ilgili olarak “arabuluculuk ve uzlaştırma da dâhil olmak üzere zorunlu alternatif çatışma çözüm süreçlerini yasaklamak üzere gereken yasal veya diğer tedbirleri” alma görevi yüklemektedir.  Devletin bu yönde aldığı yasal ve diğer tedbirler var mıdır/nelerdir? 

 


0282 726 91 91
0282 747 65 10