''Yaşamın perde aralığında daima bir ışık vardır''

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen "Ailede ve Okulda Kaliteli İletişim" adlı konferansta Çerkezköylüler ile bir araya gelen

Çerkezköy 22.11.2018 13:54:00 0

Ünlü psikolog, yazar ve televizyon programcısı Prof. Dr. Üstün Dökmen, "Ailede ve Okulda Kaliteli İletişim" adlı konferansta Çerkezköylüler ile bir araya geldi.

 

KİMLER KATILDI?

 

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından Çerkezköy Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen konferansa, Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, Çerkezköy Belediye Başkan Yardımcısı Enver Bayram, belediye meclis üyesi Uğur Erem, Hayat Boyu Öğrenme Şube Müdürü Hüseyin Yaşar, öğrenciler ve vatandaşlar  katıldı.

 

HEM GÜLDÜRDÜ HEM DÜŞÜNDÜRDÜ

 

Yaklaşık üç saat süren konferansta katılım yoğun olurken, aile içi iletişim, evlilik ilişkileri, kadına erkek eşitliği ve anne-baba çocuk arasındaki ilişkiler üzerinde duran Prof. Dr. Üstün Dökmen esprileri ve verdiği örneklerle katılımcıları bir yandan güldürürken bir yandan da düşündürdü.  

 

TÜRKÇE DÜNYADA EN MÜZİKAL DİL

 

Konuşmasına Öğretmenler Gününü ve Dünya Çocuk Hakları Günü’nü kutlayarak başlayan Prof. Dr. Üstün Dökmen; Kriz deyince akla ilk gelen ekonomik kriz oluyor’’ dedi. Dökmen, en büyük krizin cüzdanı kaybetmek olduğunu söyleyerek katılımcıları güldürdü.  Türkçenin dünyada en müzikal dil olduğunu söyleyen Prof. Dr.; ‘’Dünya çapında büyük bir organizasyonla düzenlenen bir seminere katıldım. Ben dünyanın en müzikal dilinin söyleniş açısından Farsça veya Fransızca olduğunu tahmin ediyordum. Ama öğrendim ki dünyanın en müzikal dili Türkçeymiş, en güzel kelimesi de yakamozmuş. Bu da beni çok şaşırttı. Ama bunu da çok kimse bilmiyor. Basında da fazla yer almadı" dedi.

 

DÜNYADAKİ EN BÜYÜK BASKI ÇEVRE BASKISI

 

Dünyadaki en büyük baskının çevre baskısı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Dökmen; ‘’Aile çevre baskısına takılıyor. Çevre size baskı yapmıyor, siz o baskıyı kendiniz üretiyorsunuz. Acaba ‘elalem ne der’ düşüncesiyle hareket etmeyin. Bu düşünce var oldukça baskıyı kendimiz üretiyoruz. Elalemin bir şey dediği yok aslında. Doğru iletişimin olmayışından dolayı bu tür sorunlar meydana geliyor" dedi.

 

DİLİNİ KAYBEDERSEN YARINA KALMA ŞANSIN YOK

 

Dilini ve toprağını kaybeden ülkelerin geleceğinin olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Dökmen, "Bir liderin mutlaka tarih bilgisi olması gerekir. Geçmişini bilmeyen geleceğine de yön veremez. Evrim sürecinde daha önce ilk bilim sonra dil önemli iken, şimdi ise önce dil sonra bilim önemli. Dilini kaybedersen yarına kalma şansın yok’’ dedi.

 

“YAŞAMIN PERDE ARALIĞINDA DAİMA BİR IŞIK VARDIR”

 

Hayatın çok karmaşık olduğunu kaydeden Prof. Dr. Dökmen, ‘’Karmaşık olan hayat bazen bazı noktalarda basitleşir. Krizde yılmazlık ve yılgınlık kavramları vardır. Yılmazlık kazanan insan özgüven kazanır. Ağır bir hastalığa yakalandığınızı düşününün iki ihtimaliniz var yüzde elli yaşayacak, yüzde elli öleceksiniz. Eğer yılgın davranarak ölümünüzü düşünür hayata küserseniz sonuna yaklaşmış olursunuz. Ancak kendinizi motive ederek hayattan kopmadan yaşamınıza devam ederseniz mucizeyi gerçekleştirmiş olursunuz. Yaşama umudu olan insanların yaşam süreleri daha çoktur. Yaşamın perde aralığında daima bir ışık vardır yeter ki perdeyi tamamen kapatma seni gelir bulur” dedi.

 

‘GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER’

 

Türkiye’de yılgınlığın daha çok var olduğunu söyleyenlerin olduğunu söyleyen Prof. Dr. Dökmen, Türkiye'de yılgınlık hakim ama kültürümüzde yılmazlık da var. Anadolu insanının söylediği Allah bir kapıyı kapatır bir kapıyı açar, yarın ola hayır ola cümleleri yılmazlık belirtileridir. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Geldikleri Gibi Giderler’ sözü yılmazlık örneğinin en güzel örneğidir’’ dedi.

 

DÜNYADA EN KÖTÜ KÖLELİK GÖNÜLLÜ KÖLELİKTİR

 

Dünyada en kötü köleliğin gönüllü kölelik olduğunu kaydeden Prof. Dr. Dökmen, ‘’Bir ülkeyi ekonomik kriz değil cahillik batırır. Aristo’nun bir sözü vardır ‘ yalnızca zayıflar adalet ister’ Pozitif bilimle alakalı olan toplumlar gördüklerine deneye inanırken pozitif olmayan toplumlar ise görmediklerine kulaktan duyma söylentilere inanırlar.’’ dedi.  

 

İYİ VEYA KÖTÜ MESLEK YOKTUR

 

Ailelerin çocuklarına küçük yaşta sorumluluk vermeleri gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Üstün Dökmen, "Çocuklarınıza giyinme sorumluluğu verin, yemek yeme sorumluluğu verin. Bir kaşığı ağzına yerleştiremeyen çocuk hayatta ne yapacak? Bazı konularda da seçim hürriyeti verin. Seçim yapmak zordur. Bazı şeyleri yaşayarak öğrenmesine izin verin. Çocuğunuza yapacağı şeyleri sufle etmeyin. Çocuğa istediğiniz kadar karışın ama bilmelisiniz ki en önemli anlarda yanında olamayacaksınız.’Nereye gittiğini bilen insanlara dünya çekilip yol verir’ diye bir söz vardır.Biz de nereye gittiğini bilen çocuklar yetiştirelim. Çocuklarınızı meslek seçmeye zorlamayın. İyi veya kötü meslek yoktur, sadece kişiye göre meslek vardır. Çocuğa hayır demek, bazı konularda sınır koymak, ceza vermek çocuğunuzu sevmemek anlamına gelmez. Bazen bunlar da gereklidir" dedi.

 

MARİFET İLTİFATA TABİDİR

 

Çocuklarınızın geleceğini planlayamazsanız sıkılırlar diyen Dökmen: "marifet iltifata tabidir. Annene ve babanıza, büyüklerinize ve arkadaşlarınıza onları sevdiğinizi söyledin. Çocuklarımıza güvenirsek onlarda güvenimize layık olurlar. Şu an kaç yaşında olduğunuz önemli değil kendinizi nasıl hissettiğiniz önemli. Kendi tanımızı, rollerinizi başlarına bırakmayın kendi değerinizi kendiniz bilin" dedi.

 

SÖVE SÖVE İYİ BİR YÖNETİCİ OLURSUN AMA LİDER OLAMAZSIN

 

Söve söve iyi bir yönetici olursun ama lider olamazsın diyen Prof. Dr. Dökmen, “Öğretmen sınıfta liderdir. Öğretmen sınıfta öğrenciyi pozitif yönlendirecek ki öğrenci sınıfı sevsin. Örneğin matematik sorusunu yapamayan bir öğrenciye sadece soruyu yazdığı için bile aferin desek o çocuk üçüncü aferinden sonra kendini başarılı sayarak kendine aferin verir ve çocuk matematik sorularını daha severek yapmaya çalışır. Dış aferin olmalı ki öğrenci iç aferini alsın’’ dedi.

 

ÜLKE POZİTİF BİLİME, KADINA DEĞER VERMİYORSA 50 YIL SONRA O TOPLUM OLMAZ

 

Ülkeden hırçın erkek sendromunun olduğunu kaydeden Prof. Dr. Dökmen, “Toplum erkeğe hırçın olma imkanı verirken kadına vermiyor. Erkeğe bazı toplumlar değerinden fazla değer veriyor. Burada üç sıkıntı var. Birincisi kadın ezilir. Bu toplumlarda kadın cinayetleri daha fazladır. İkincisi ülke geri kalır. Ülke pozitif bilime, kadına değer vermiyorsa 50 yıl sonra o toplum olmaz. Üçüncüsü erkek ezilir. Böyle bir durumda erkekler arasında her şeyin en iyisi sende olmalı’’ dedi.

 

ÇİÇEK TAKDİM ETTİ

 

Programın ardından Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, Prof. Dr. Üstün Dökmen’i Çerkezköy’de ağırlamaktan dolayı mutlu olduklarını belirterek kendisine çiçek takdim etti ve teşekkür etti. Konferansın yapıldığı salonun küçük ve yetersiz olduğuna dikkat çeken Başkan Akay, Aralık ayı sonunda açılacak olan Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Çerkezköy Kültür Merkezi’nin modern ve ferah salonunda sizi ağırlamaktan mutluluk duyacağız’’ dedi.

 

Haber: Hilal ÇARIKÇI


0282 726 91 91
0282 747 65 10