Hukuk fakültesinin açılışını TBMM Başkanı Şentop yaptı

Çeşitli açılışlar yapmak üzere Cuma günü Tekirdağ'a gelen TBMM Başkanı Prof.Dr. Mustafa Şentop, Namık Kemal Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Güzel Sanatlar Fakültesi'nin de açılı

Tekirdağ 19.03.2021 18:40:00 0
Hukuk fakültesinin açılışını TBMM Başkanı Şentop yaptı

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Hukuk Fakültesi, dün Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’un katılımıyla açıldı.

 

EVLİLİKTE BİR SÖZLEŞMEDİR

 

Hukukun yaşadığımız hayatın görünmeyen yüzü olduğunu kaydeden TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, “ Tabiri caizse bir madeni para düşünürsek tura tarafı yaşadığımız hayatın kendisidir, yazı tarafı da hukuktur. Bunu biz ancak o madeni para ters döndüğü zaman anlıyoruz, hukukçu olmayanlar özellikle. Hayatın her alanı hukuk tarafından düzenlenmektedir. Sabah kalkıp ekmek alacağımız zaman aslında bir hukuka göre alım satım akdi, sözleşmesi yapmış olmaktayız. Konuşmasak da, konuşmadan paramızı bırakıp ekmeği alsak bu da bir sözleşmedir. Alım satım sözleşmesidir. Bir kural ihlali yaptığınızda, trafik polisi sizi durdurduğunda, ceza kestiğinde hukukla karşı karşıya gelirsiniz. Evlilik dediğimiz şey bile, çocuklarla ilişkimiz bile aslında bir hukuk düzeni içerisinde bir yerdedir. Ne zaman anlaşılır, boşanma olduğu zaman anlaşılır. Evlilik de bir sözleşmedir, hukuki sözleşmedir. Çocuklarla ilgili yükümlülüklerimiz de bir sözleşmedir” açıklamasında bulundu.

 

 

ACİZİYET İFADE ETMEKTEDİR

 

Şentop,” Siyaset yapıyoruz ve milletvekili oluyoruz. Burada 100.Yıl mahallesinde evim var. Bahçeye bir sandık kursam, beni isteyenler yazıp atsınlar sandığa desem ve Tekirdağ’da diyelim ki 50 bin kişi ismimi yazıp sandığa atsa ben milletvekili seçilmiş olur muyum? Hayır. Anayasa’da belirlenen milletvekilliği ile ilgili bir statü var, buna dair kurallar var. Milletvekili Seçimi Kanunu var. Bununla ilgili Yüksek Seçim Kurulu’nun ortaya koymuş olduğu bir çerçeve var. Bunlara göre seçiliyoruz.Milletvekili seçilmek anayasaya, kanunlara göre elde edilen bir statüdür. Milletvekilliğinin nasıl kazanılacağı hukukla belirlendiği gibi, nasıl sona ereceği de yine Anayasayla, kanunlarla belirlenmiştir. Milletvekili seçilirken, milletvekili sıfatını taşırken Anayasa’nın, kanunların vermiş olduğu bir hak olarak görenler, milletvekilliği Anayasa’ya ve kanunlara göre sona erdiğinde de hukukun gereğine razı olmak mecburiyetindedirler. Milletvekili seçilirken ‘ne güzel ben seçildim, milletvekili oldum’ deyip, Anayasa’ya göre düşürüldükten sonra da ‘hayır ben bunu tanımıyorum’ demek bir kere kendi bulunduğu statünün ne olduğunu anlamakta bir aciziyet ifade etmektedir” açıklamasında bulundu.

 

 

ANAYASANIN 84.MADDESİ AÇIKTIR

 

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun milletvekilliğinin düşürülmesiyle alakalı da konuşan Şentop,  “Bunu bir milletvekiliyle ilgili olarak Yargıtay’da kesinleşmiş mahkeme hükmünün meclisin genel kurulunda bildirilmesi sebebiyle, milletvekilliğinin düşmesi sebebiyle söylüyorum. Alınan mahkeme kararları eleştirilebilir. Bazı eleştiriler haklı olur bazıları ise haksız olabilir. Buna kimse bişey diyemez. Ama sonuç itibariyle meclis başkanının mahkeme  kararlarından beğendiklerini uygulama, beğenmediklerini uygulamama gibi bir lüksü yoktur. Anayasa gereği kesinleşen bir mahkeme kararı meclis genel kurulunda okunur, okunmasıyla hangi milletvekili hakkındaysa o milletvekilinin milletvekilliği sona erer. Anayasaya ve kanunlara göre milletvekilliği kazanılır ve sona erdirilir. Anayasa’nın 84’üncü maddesi açıktır. O maddenin 2’nci fıkrasında ‘kesin hüküm genel kurula bildirilir, milletvekilliği düşer’ der. Dönem sonuna bırakılır gibi hikayeler vardır, bunlar tabi, okuduğunu anlamakta aciziyet yaşamayan bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının Anayasa’nın 84’üncü maddesini bütün olarak okuduğunda anlayacağı bir husustur.  ‘Cezanın infazı dönem sonuna bırakılır’ demiyor, ‘milletvekilliği yani parlamento üyeliğinin sona ermesine bırakılır’ diyor. Sona erme de 2’nci fıkrada kesin hüküm okunduğu zaman sona erdiği için infaz gerçekleşebilir hale geliyor. Dolayısıyla dönem sonuna bırakmak gibi bir şey ne anayasada ne başka bir kanunda mevcut değildir.  ‘Bugüne kadar hep olmuştur’ diyenler de var. 1995’te yapılmış bir anayasa değişikliği, burada hukukçular da var onun için bunun biraz daha altını çizeyim. 1995 yılına kadar anayasada milletvekili ile ilgili kesin hüküm geldiği zaman bu Meclis Genel Kurulu’nda oya sunuluyordu. Halbuki 1995’te yapılan bir değişiklik ile oya sunma hususu kaldırılmıştır. Kesin hüküm sadece okunur, okunmasıyla da milletvekilliği düşer” açıklamasında bulundu.

 

 

HERKESİN BUNU AKLINA SOKMASI GEREKİYOR

 

Şentop,” 26’ncı dönem yani bundan bir önceki dönem, 8 tane milletvekilinin milletvekilliği kesin hükmün genel kurula bildirilmesiyle düşmüştür. Bunlar ne kadar süre içerisinde okunmuştur? En erken okunanı 3 gün içerisinde, en geç okunanı da 56 gün içerisinde olmuştur. 4 Haziran tarihinde üç milletvekilinin de kesin hükmü okunmuştur. Ardından ise milletvekillikleri düşürülmüştür. Sayın Enis Berberoğlu konusunda tartışmalar vardı ama diğer 2 milletvekiliyle ilgili hiçbir tartışma yaşanmadı. Son milletvekilliği düşen arkadaşımızın konusu ise sayın Berberoğlu dosyası ile alakası yoktur, ona hiç benzemez. Çünkü Sayın Enis Berberoğlu meselesi anayasanın geçici 20’nci maddesi ile ilgili dokunulmazlığın topluca kaldırıldığı bir düzenleme ile ilgilidir. Son milletvekili arkadaşımızın Berberoğlu ile beraber milletvekilliği düşen 2 HDP’li milletvekilinin durumu ile aynıdır. Anayasanın 14’üncü maddesindeki hususlarla ilgili, dokunulmazlık kazanılamayacağı durumlar ile ilgilidir. Bu tür kıyaslamaları ise doğru bulmuyorum. Milletvekilliği anayasa ve kanunlara göre kazanılır, anayasa ve kanunlara göre sona erer. Herkesin bunu aklına sokması gerekiyor” dedi.

 

Haber/Şaban KARDEŞ


0282 726 91 91
0282 747 65 10