Himmet ÇAKILCI


ATEŞLE SINAVIMIZ

Evet… bu sınavımız bir ilk değil. 90 yıl önce de emperyalistler hain ve korkak işbirlikçileri ile Türk Milletini yine ateşle sınava tabi tutmuşlardı.


       İşte 29 Ekim’de 90. yılını kutlayacağımız Cumhuriyetimiz böyle bir ateşle sınavın zaferidir.
      Ancak zaferlerle kazandıklarımızı da korumak akıl ister, yürek ister. Tıpkı Cumhuriyetimizle kazandığımız tam bağımsızlığımız gibi. Bölgemizdeki geleceklerini Türk Milleti’nin esaretine bağlayan emperyalist güçlerin hep bir proje arayışı ve Cumhuriyetle hesaplaşma içinde olacaklarını çok iyi bildiği içindir ki Mustafa Kemal Atatürk, Türk Gençliğini bakın nasıl uyarmıştı.
      “İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hiyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler.”
      Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ufkun ötesi bu öngörüsü, ABD ile ilk defa 1946 yılında başlayan ikili antlaşmalar süreci ile başlamıştır. NATO’ya dâhil olmamızla birlikte içeriğini iş işten geçtikten sonra ancak fark ettiğimiz ikili antlaşmalar, büyük bedellerle kazandığımız bağımsızlığımızı hoyratça harcadığımız sürece dönüşmüştür. Bu süreci soğuk savaşın arkasına saklanarak ya da, gaflet ve dalalet ile izah etmek mümkün değildir. Bu süreç Mondros’la, Sevr’le Türk Milletini esir edemeyenlerin bir hesaplaşma sürecidir.
      Demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti anlayışı ile donatılmış Cumhuriyetimiz, Atatürk’ün “Devrimcilik” ilkesi ile de toplumun değişen ihtiyaç ve beklentilerine de açıktır. Ancak, gerek üniter yapımıza, gerekse Cumhuriyetimize kastetmek isteyenlerin pervasızca talepleri artık Cumhuriyetimiz için endişe boyutunu aşmıştır.
      Cumhuriyetle birlikte tüm kazanım ve değerlerimizin adım, adım önemsizleştirilmesi, hatta Misak-ı Milli sınırlarımız içindeki ortak Türk kimliğimizin en güzel ifadelerinden ANDIMIZ’ın dahi sorgulanması birtesadüf mü? Yoksa hesaplaşma mı?
      Tüm bu yaşananları milli irade ile, sandıktan alınan yetki ile izah edebilmek mümkün mü?
      Unutmayalım ki…final perdesinde artık tüm gizleri ve sırları deşifre edilmiş oyunu kayıtsızca izlemek de yazanlar ve alkışlayanlar kadar sorumluluklar yükler omuzlara. 90 Yıl önce Türk Milletinin kurtuluş destanını yazan Mustafa Kemaller, bugün de Cumhuriyet Bayramımızı tüm yurtta coşkuyla kutlayacaklarına hiç şüphe yoktur. Çünkü Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi muhtaç olduğumuz kudret “Damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.” Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.
 
0282 726 91 91
0282 747 65 10