Seyyid Sinan BOZTEPE


Garibanın İftar Sofrası

İslam dininin aziz hükümlerinden biri olan mübarek Ramazan ayı içerisindeyiz, mevcudatın yegâne sahibi olan Allah (cc) cümlemizin ibadetlerini kabul buyursun.


 Lakin her Ramazan da olduğu gibi bu senede bir acayip mesele yine gözüme takıldı ve bu derdi sizlerle paylaşayım istedim.
 
İşadamları, siyasetçiler, bürokratlar, sanayiciler vs. yani biz halktan bilmem kaç gömlek üstün (!) olanların verdikleri iftarlar hiç dikkatinizi çekti mi?
 
O iftarlarda bir tane orta direk ya da yoksul göreniniz oldu mu?
Ben görmedim, gören varsa beni uyarsın, eleştirimi geri çekeyim!
 
Falanca kişi ya da teşkilat iftar verir, başköşede protokol hazır bulunur ve samimiyetsiz gülüşmeler, içten gelmeyen sohbetler, etrafa imalı bakışlar. Adet yerini bulsun, dostlar pazarda görsün misali zoraki mecburiyetten iftarlara katılan ağır ağabeyler ve ablalar. Hatta bu davetliler oruç tutarlar mı tutmazlar mı onu da Allah (cc) bilir!
Tüm bunlar bir masanın etrafında otururlar ve ezanın okunmasını beklerler, ezan okunur ve iftar edilir, gazetelere poz verirler, ertesi gün haber olur, iftarı veren kurum gelen protokol sayısı ile övünür. Allah’ın (cc) rızasını arayana aşk olsun.
 
Ey Nasrettin Hoca, “ye kürküm ye” derken ne yerinde bir laf söylemişsin…
 
Şimdi kimileri bana kızabilirler, “yani davetlere katılmayalım mı” eleştirisinde bulunabilirler. Katılın, davete icabet edin, benim sözüm bu iftara katılanlara değil, asıl sözüm iftarı düzenleyenleredir.
Efendiler; bu iftarları halka açık yapın, herkes gelsin, masalar dolsun, masa da boş yer kalmasa yerde de otururuz. Korkmayın yemeğiniz bitmez, Allah (cc) bereket yağdırır. Ama yeter ki herkese açık olsun, gariban vatandaş gazetede televizyonda sizin kuş sütü eksik sofranızı görüp de imanınızdan şüphe etmesin!
 
Makarnaya talim eden yoksulların olduğu bir memlekette, et ızgara ile iftar etmek müslümanlık mıdır?
 
Kardeşlerim; bir hadis var, öyle bir hadis ki müslümana müslümanlığı hatırlatan bir hadis. Hz. Muhammed Mustafa (sav) buyurdu; “Yemeklerin en kötüsü; zenginlerin davet edilip yoksulların çağrılmadığı yemektir.”
 
Sanırım bu hadis üzerine daha fazla konuşmama gerek yok, aziz peygamberimiz iftar sofralarını özetlemiş vesselam.
 
Yalnız yenilen bal’dansa, birlikte yenilen soğan daha tatlıdır.
 
Zengin, fakir, memur, işçi, türk, kürt, alevi, sünni yani bizlerin hepimizin birlikte oturduğu bir iftar sofrası dileğiyle.
0282 726 91 91
0282 747 65 10