Gözden kaçırmayın

Milletvekili Diktaş, Babaeski’de vatandaşlarla bir araya geldiMilletvekili Diktaş, Babaeski’de vatandaşlarla bir araya geldi

Sosyal medya hesabında paylaşım yapan İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı Hamşıoğlu, “Dün de bir kere daha Çorlu’da, ölümcül boyuta varan kimyasal kokunun en yoğun hissedildiği bölgelerden Nusretiye mahallemizdeydik. İl Başkanımız Gökhan Metiner, GİK üyemiz Cengizhan Aydın, ilçe başkanlarımız ve belediye başkan adaylarımız İlker Atasever ve Akın Yılmaz ile birlikte muhtarımız ve mahalle sakinleriyle sohbet ettik.  Çevre Bakanlığı’nı bir kere daha göreve çağırıyorum; Çorlu’yu Türkiye’nin kimyasal çöplüğü yapmayın!” şeklinde konuştu.

 

DAHA ÖNCEDEN DE KONUYU MECLİSE TAŞIMIŞTI

 

İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı Hamşıoğlu daha önceden de, Çorlu’da insan sağlığını tehdit eden kimyasal koku sorununu meclise taşımıştı. Tekirdağ’ın en büyük ilçesi ve İstanbul’dan sonra Trakya’daki en büyük ikinci yerleşim merkezi durumundaki Çorlu’da hava kirliliği ve kimyasal kokunun can alıcı boyutlara ulaştığını dile getirmişti. Hamşıoğlu daha önceden Mecliste yaptığı konuşmada şunları söylemişti: “Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 2020 yılı verilerine göre hava kirliliğinin her yıl 7 milyon kişinin ölümüne neden oluyor. Avrupa Çevre Ajansı (AÇA)’nın verilerine göre sadece 2020 yılında Avrupa Birliği ülkelerinde 238 bin kişinin havadaki küçük parçacıkların neden olduğu kirlilik nedeniyle yaşamını erken yitirdi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2019 verilerine göre iyi ve kötü huylu tümörlerden kaynaklı ölümlerde İstanbul’un ardından ikinci sırada yer alan Tekirdağ, kanserin toplam ölümlere oranı açısından da ilk 10 il arasında bulunuyor. Çorlu, Çerkezköy, Ergene, Kapaklı bölgesinde kanser vakaları her 5 haneden birinde görülür seviyede yaygınlaşıyor. Bu sebeple Çorlu merkezli olarak yaşanan hava kirliliği ve koku sorununun kaynaklarının tespiti ve önlenmesi konusunda Araştırma Komisyonu kurulması gerekiyor.

 

HER YER SAĞLIKSIZ

 

Hamşıoğlu, Çorlu ilçesinin kuzeyinde bulunan ve boyama, apre, yıkama ve kimyasal üretim yapan endüstriyel tesislerdeki işlemler sırasında açığa çıkan maddeler sadece suyu ve su yoluyla toprağı, besin kaynaklarını değil havayı da zehirlediğini belirtmişti. Hamşıoğlu şunları söylemişti: “Çorlu ve çevresinde kimyasal üretim, paketleme ve depolama yapan firmalardan sızan ya da salıverdiği endüstriyel kostik, solvent ve terbiye süreçlerinde kullanılan aktif kimyasallar, tekstil üretiminde kullanılan plastik türevli elyaflarınsanfor ve şardon gibi süreçlerde işlenmesinden kaynaklanan yanık plastik kokusu, tüylendirilen polyester kumaşların lazerle tıraş edilmesi sırasında oluşan yanık plastikten çıkan gazlar, hurdacıların topladığı kabloların geri dönüşüm adı altında yakılması ve metalin ayrıştırılması esnasına çıkan yanık plastik kokusu, Çorlu-Çerkezköy-Ergene üçgeninde yaşam alanları ile iç içe alüminyum külçe üreten dönüşüm firmalarının çoğalması ile birlikte ocaklarda buharlaşan alüminyumun çevreye yayılması, Çorlu deresi ve Ergene nehri boyunca (Kapaklı’dan Meriç’e kadar) fabrikalardan deşarj edilen kimyasal atıkların etkisi ile yayılan kimyasal buhar, sanayi tesislerindeki endüstriyel işlemler, ısı ve enerji üretimi sırasında bacalardan yayılan (Sülfür, NOx, Furan, Dioksin gibi) zehirli gazlar hem koku şikayeti hem de can alıcı bir soruna dönüşen hava kirliliğinin genel sebepleridir.”

 

Haber / Gülay YİĞİT SEZEN