CHPDE KAVGA, AK PARTİ’DE ŞOV, MHP’DE UMUT VAR
Sonu matik atma ile sonuçlanan parti içi kulislerin ve de kavgaların eksik olmadığı CHP’de beklenen yine gerçekleşip Çerkezköy ve Saray ciheti toz duman oluverdi. Belediye başkan adaylarının ve ilçe yönetimlerinin iki ayrı listede diretmesi ve sonucunda başkan adayınınki kabul görünüp, “Sizin söz hakkınız bile yok” denilen ilçelere kibarca kapının gösterildiği dikkatleri çekiverdi. Şimdi biz böyle yazdık ya sizlerde diyebilirsiniz, “Yahu gazatacı Çerkezköy mevzusu Genel Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Faik Öztrak ile Çerkezköy’ün vekili Dr. Candan Yüceer’in güç gösterisinden kaynaklandı. Orda doğal olarak apoleti yüksek vekilin dediği oldu. Saray’da ise ilçe yönetimin ayrı bir listesi yoktu, onlar sadece Çoban’ın listesine üç-dört isim sokmak istedi. Başkan Çoban’da sokturmadığından kızılca kıyamet koptu.” İşte bunları dedikten sonra da dediklerinize sonuna da, “Başkan Çoban’ın liste mevzusunda ilçe yönetimini, Genel Başkan Yardımcısı Öztrak’ı ve de Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nu takmadığı söyleniyor, sen bunları duydun mu?” babından bir sonu ekleyebiliriniz.
Efendim bunları bizde duyduk, bu hali hazırda Saray’da en çok konuşulan siyasi dedikoduların biridir. Kulislerde üflenen bu dedikoduya göre, liste krizini çözmek için Saray’a gelen İl Başkanı Belediye makamından Özrak’ı aramış, “Burada iki taraf anlaşamıyor” demiş. Öztrak’a “Sen liste krizini çöz. Bak Nedret Özer mutlaka listede olacak. Bunun yanında Genel Başkanımız Ferhat Temur ile Ali Osman’nın isimlerini de listede görmek istiyor” demiş. İsteklere karşı çıkan Başkan Çoban’ın istifa restini Öztrak’a ileten Palabıyık’a gürleyen Öztrak, “İl Başkanısın gerekirse istifası alıver” babından konuşmuş. İşte bu konuşulan mevzular sözüm ona mikrofonu açık bırakılan gür bıyıklının telefonundan yankılanmış ve görüşmelerin ardından da Çoban’ın listesi Palabıyık tarafından İlçe Seçim Kuruluna teslim edilmiş. Ardından da harekete geçen ilçe sözüm ona Öztrak’tan “Bizi görevden alın” talebinde bulunmuş. Talebi ciddiye almayan Öztrak’ta mevzunun püf noktalarını dilekçeyle kendisine ve yetkili organlara iletmeleri istemiş. Tabiî ki istenilen dilekçe de anında iletilmiş.
Karıştırmacı pardon kaynatıcı gazatacı olarak biz bu konuşmalara şahit olmadığımızı, bunların kulislerde en çok konuşulan mevzular olduğu, dedikodular gerçekse Genel Merkezin taraflara karşı nasıl bir tavır alacağı cümle âlemce beklenildiğinin altını da çizmek istiyoruz.
Kazanımıza her sayıda patlatacak kadar malzeme veren CHP’yi bir kenara bırakıp AK Parti’ye dönelim istiyoruz. Belediye başkan adaylıklarının açıklanmasıyla kavga ve kopmalar olmasını beklediğimiz AK Parti’de, ilk etaptaki istifaların dışında beklediklerimiz gerçekleşmedi. Gerçekleşmediği gibi açıklanan meclis sıralamaları ile şoka bile uğradık. Nasıl uğramayalım ki, Çerkezköy cihetinde CHP’den başkanlık yarışına çıkan Dr. Remzi Garip ile bu cihetin en çok sevilen ve sayılan işadamlarından Ömer Kılıç ağabeyimizi Ali Ertem’in ilk sıralarında görüverdik. Çerkezköy cihetini şoka sokan bu gelişmenin bir benzerini de Kapaklı’da yaşadık. Adaylığı gelmeyen eski DP’li Mustafa Çetin’i tekrar eski partisinde görmeyi umarken, bu yönde yapılan tekliflere ve de gazlara kapılmadığını, kendisi gibi sonradan trene binen İrfan hocamız la birlikte Başkan Adayı Ömer Karadeniz’in vitrin gülü olduklarını gördük. Saray’a gelince, Saray siyasetinin en popüler isimlerinden İbrahim Duraklı’nın her ne kadar tanınmış simaları listesine alsa da, listenin emlakçı ve inşaatçılardan oluşması nedeniyle tam bir şov yapamadığını da söylemek istiyoruz.
Gelelim MHP’nin muhitimiz saflarına. Efendim geçtiğimiz yerel seçimlerde adaylarını mecburiyetten çıkardığı görülen ve seçim sonrasında oylarının nereye gittiği merak edilen MHP’nin bu kez Saray, Kapaklı ve Çerkezköy cihetlerinde ciddi hareket olduğunu kör gözümüzle bile görüyoruz. İlçe teşkilatları karınca yuvasını andıran MHP’ye ciddi bir alakanın olduğu, üç hilalli rozetlerin artık yetiştirilemediğini duyuyoruz. Siz ister ilginin adayların isabetli seçilmesinden kaynaklandığını söyleyin, isterse CHP’deki aday belirleme sürecindeki kaos ile AK Parti’deki 17 Aralık darbesinin seçmeni MHP’ye yönelttiğini iddia edin. Bu bizim için önemli değil, bizim için önemli olan bu ilginin sandıkta ne kadar görüleceğidir.
Bir sonraki kazanda siyasi gündemi daha da derinden kaynatacağımızı söyleyerek, ‘kalın salıcakla’ diyoruz.