İlçemizde yerel seçimlerin üzerinden bir sene geçtiği için Çerkezköy Belediyesi, ilçe muhalefet partilerimizin eleştirisine muhatap oldu.

Ak Parti ve MHP, bir seneden beri yönetimde olan CHP'li belediyeyi eleştirdi…

Ak Parti Çerkezköy İlçe Başkanı Sayın Abdullah Öğe de, MHP İlçe Başkanı Sayın Koray Önsel de birer basın toplantısı düzenledi.

Her iki ilçe başkanının muhalefet olarak eleştiri yönteminin sadece eleştiri içermesi, orijinal bir söylem içermemesi ise bir başka eleştiri konusu oldu.

Ak Parti İlçe Başkanı Sayın Öğe, Vahap Başkana "vaatlerinin hangisini hayata geçirdin” diye soruyordu. 

Eleştirisinin özünde Çerkezköy’e verilen sözlerin tutulmaması yatıyordu.

MHP İlçe Başkanı Sayın Önsel de Vahap Başkanı aynı şekilde vaatlerinin %1’ini bile yapmamakla eleştiriyordu…

Bir kere eleştiride "yolsuzluktan, usulsüzlükten, parsel peşkeşinden vb." söz eden yoktu…

Sadece vaatlerin yerine getirilmediği söyleniyordu…

Öyleyse dört yıl için göreve gelen bir başkanı birinci yılında “vaatlerini yerine getirmedin” diye eleştirmek biraz “eleştirmiş olmak için eleştirmek” gibi gözükmüyor muydu?

Biz de buradan eleştiren iki değerli başkana bir eleştiri yapmayı denesek, acaba Vahap Başkanı savunmuş pozisyona düşer miyiz? Ne dersiniz?

***

Örneğin bir belediye başkanı daha ilk yılında vaatlerinin hiçbirini yapmamakla eleştiriliyor iken eleştiren sayın ilçe başkanımız “eleştirmeden önce sabırla bir yıl beklediğini” ifade ediyor.

Oysa örneğin bir yılın sonunda şöyle bir basın açıklaması daha etkili olmaz mıydı?

“Bu bir yıl içerisinde Sayın Vahap Başkana şu şu şu tarihlerde şu kadar defa randevulu randevusuz gittim. Kendisine şahsım, partim ve ilçem adına şu şu projeleri sundum...

Çözüm yollarını da şu şekilde izah ettim. Şu şu icraatlarında şöyle şöyle yanlışlar olduğunu kendisine söyledim. Ama bizim hiçbir projemize, hiçbir tavsiyemize dönüp bakmadı.”

Böyle bir basın açıklamasının karşılığı çok daha anlam bulmaz mıydı?

Her iki muhalefet parti başkanımız için, bir ilçe muhalefet partisi olarak, başkanı bir yıl bir şey yapmamakla eleştirirken kendimizi birilerinin eleştirdiğini var saydığımızda görev süresince neler yaptığımızı açıklamak zorunda kalsak biz neler söyleyebilirdik?

Çerkezköy’ü yönetmeye talip olan bir siyasi parti, etkinlik olarak sadece eleştiride mi bulunmalıydı?

Bakınız iki muhalefet parti ilçe başkanının basın toplantısı yaptıkları gün, ilçe Belediye Başkanı, Çerkezköy’ün en modern projelerinden biri olan Forest City açılışındaydı. İlçeye 5 yıldızlı SPA Merkezi açılıyordu.

Açılışta iki değerli ilçe başkanımız niçin yoktu? Kendileri çağrılmamış mıydı o açılış törenine? Ya da çağrılmışlar da gitmemişler miydi?

Bir siyasetçi halkın ilgisini çeken, halkı ilgilendiren böylesi açılışlarda niçin olmazdı ki? Diyebiliriz ki orası halkın tamamını temsil etmiyor? Gelir seviyesi şu bu filan… Eyvallah.

Peki, Kapaklı İmam Hatip Ortaokulunun “Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u anarken tanıma” projesi kapsamında Mehmet Akif Ersoy’un yaşayan son torunu Selma Argon’u çağırdığı Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi Konferans Salonunda ilçe başkanı olarak bulunmaktan daha güzel ne olabilirdi?

Haberimiz mi yoktu? Vaktimiz mi? ***

Siyasetçi demek sadece eleştiri yapan değil, gören, gözüken ve kendini sadece söylemleriyle değil gelecek vaat eden halkın beğenisin kazanan eylemleriyle de gündemde tutabilmek değil midir?

Siyasetçi parti ayırımı gözetmeden, benim projem onun projesi demeden ülkesi için halkı için proje üreten olabilen değil midir? Siyasi partiler, Belediye Meclisinde üyesi olsun olmasın belediye meclisinde alınan kararları görevli arkadaşları gidip takip edebilmelidir.

Meclis üyeliğine aday adaylarının seçilmedikten sonra görevleri bitmiş olmamalıdır. Nasıl olsa çoğunluk onların diyerek öğrenilmiş acizlik sergilenmemelidir.

Çok aktif ve sürekli göz önünde olan bir “siyasetçi” profili çizebilmelidir ki seçmen, vaatlerini gerçekleştiremeyen var ise onun yerine vaatleri olan siyasetçilerimize yönelebilsin.

***

Bu eleştirilerin bir güzel bir yanı varsa, gerek içerik ve gerek üslup bakımından son derece demokratik ve demokratça olmasıydı.

Malum yakın zamanda eleştirirken kucaklara oturtulan, parsel parsel peşkeş çekmekten dem vurulan eleştiri seviyelerini görünce insan Çerkezköy’ün siyasetiyle de siyasetçisiyle de gurur duyuyor…

Sağlıcakla