Kendi isteğiyle işten ayrılan işçinin (istisnai haller dışında), ihbar süresi kadar önce işverene haber vermesi gerekir, aksi takdirde, işçi, ihbar tazminatı ödemek zorunda kalabilir.
İşten çıkarmanın, kendi isteğiyle işten ayrılacak bir işçinin ihbar süresi içinde gerçekleşmiş olması hiçbir şeyi değiştirmiyor.
İhbar süresi içinde işten çıkarılan işçi, istifa etmiş sayılmaz, işveren tarafından işten çıkarılmış olur.
İhbar süresi içinde işveren tarafından iş sözleşmesinin sona erdirilmesi, genel kurallara tabidir.
İşçinin işten ayrılmak istemiş olması, işverene bunu bildirmesi ve ihbar süresi içinde olması durumu hiçbir biçimde değiştirmez.

Dolayısıyla işverenin İş Yasası’nın 25. maddesinin 2. fıkrasına dayanan bir haklı feshi söz konusu değilse:

1) İşveren ihbar süresi kadar önce haber vermediği için, işverenden ihbar tazminatı talep edilebilir.

2) İşçinin kıdemi 1 yıldan fazla ise kıdem tazminatı talep edebilir.

3) İşçi, iş güvencesi kapsamında ise, önce arabulucuya giderek, anlaşma olmadığı takdirde de dava yoluyla işe iade talep edebilir.

4) İşçinin, hak ettiği ancak kullanmadığı yıllık izinlerinin ücretleri ile ödenmemiş ücretleri ve diğer yasal hakları varsa, bunları her koşulda talep edebilir.