Çerkezköy'e ilk gelişim 1978 yılında olmuştu. Burası o dönem Anadolu'nun herhangi bir kasabası gibiydi. Köy görünümünün biraz üstündeydi. Nüfusu çok azdı. Her taraf gecekonduydu. Tek tük iki katlı betonarma evler vardı. Sanayinin buraya gelmesiyle yıllar içinde yavaş yavaş gelişmeye ve kalabalıklaşmaya başladı.
Fabrikalar yapıldıkça ve farklı iş alanları arttıkça buna paralel olarak nüfus da arttı, o nisbette ihtiyaçlar ve sorunlar da arttı. Nüfusun yoğun bir şekilde artması yetkilileri günü kurtarmaya ve teşekkül eden ihtiyaçları giderecek günlük önlemlere sevk etti. Alt ve üstyapılar buna göre ayarlandı. Köklü ve uzun vadeli projeler ve problemler daima ertelendi. Belediye Başkanları günü kurtarmanın peşine düştü. Çünkü halkın taleplerine, biriken sorunlarına, artan nüfus ihtiyaçlarına yetişmek kolay değildi.
Çerkezköy'ün büyümesi dertlerin de gereksinimlerin de büyümesine sebep oldu. Yetkililer bunun böyle sürdürülemeyeceğini görünce oturup bu sefer köklü kararlar almanın hal çarelerini aradı. Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın destek ve yardımıyla Çerkezköy Belediyesi'nde Vahap Akay Başkanlığında radikal kararlar ve geleceğe yönelik köklü adımlar atılmaya başlandı. Peyzaj ve Kentsel Tasarım çalışmalarıyla şehrin görüntüsüne adeta neşter vuruldu.
Birinci dönemdeki hızlı ve verimli çalışmalar, ikinci döneme girerken maalesef epeyce savsaklandı. Her şey bir müddet yarı altta, yarı üstte kaldı. Halka toz topraktan dolayı gına geldi. Homurtular ve mırıldanmalar belediye koridorlarında bile duyuldu! Allah'tan Belediye Başkanı ve kadrosu çok geçmeden toparlandı. Vakit nakittir deyip çalışmalara tekrar dört elle sarıldı.
Kanalizasyon hatları, Su İçme şebekeleri ve Yağmur Suyu şebekelerinin altyapıları tazelendi. Üstyapılar estetik bir görüntüye kavuşturuldu. Caddeler, özellikle Atatürk Caddesi ile Öztrak Caddesi baştan başa değiştirildi. Çerkezköy Meydanı, tıpkı Sultan Ahmet Meydanı gibi bir güzelliğe kavuşturuldu.
Bu caddeleri turlarken, dolaşırken insanların yüzü gülmeye ve içi bir gonca gül gibi açılmaya başladı. Meydanın bazı noktalarına yapılan oturma ve dinlenme yerleri, insanlara sohbet etme ve dertleşme imkanı kazandırdı. Hele o güzelim çınar ağaçları meydanlığa tam bir tabiat parkı manzarası getirdi.
O bilinen köy ve kasaba görüntüsü gitti, yerine ferahlık duyulan, iç açıcı bir büyük şehir görüntüsü geldi. Üstelik bu iki ana caddeye dikilen ağaçlar şehire ayrı bir manzara ve ayrı bir hava yarattı. Parklara ve bahçelere önem verildi. Mahalleler arttıkça buna paralel olarak parklar ve yeşil alanlar da arttı.
Yalnız bir husus dikkatimizden hiç kaçmadı. Şehre sunulan hizmetlerin % / 70'i Gazi Osman Paşa Mahallesi ile Gazi Mustafa Kemal Paşa Mahallesinde yoğunlaştı. Bu mahallelerin cadde ve sokakları adeta yeniden ihya edildi. Ağaçlandırmada öncelik yine söz konusu mahallelere tanındı. Kimbilir, bilmiyoruz belki de sırasıyla yapılacaktır. İnşallah diğer mahallelere de sıra gelecek ve o cadde ve sokaklar da hizmetlerden nasibini alacaktır.
Çerkezköy'ün bundan sonra en büyük sorunlarından biri bize göre hızla sayısı artan arabaların park sorunudur. Buna kısa zamanda el atıp bir çözüm yolu bulunmalıdır. Aksi takdirde bu sorun kar topu misali giderek büyüyecek ve işin içinden çıkılmaz bir hal alacaktır.
Çünkü bir yandan göçle birlikte artan nüfusun sıkıştırdığı farklı talepler, bir yandan da artan refah düzeyinin teşvik ettiği her evde birkaç kişinin özel araç alma hayalleri park sorununa çare bulmayı zorunlu ve elzem kılmaktadır. Ayrıca şehrin önemli caddeleri ağaçlandırmada hâlâ istenilen düzeyde değildir. Barbaros Caddesi, Güveniş Caddesi, Malkoçoğlu Caddesi, Hükümet Caddesi ve Hayri Batur Caddesi buna örnektir.
Belediye Başkanı Sayın Vahap Akay'a, ekibine ve çalışanlarına çok teşekkür ediyoruz. Allah razı olsun!
TUĞGÖR KARAHAN