Gözden kaçırmayın

Memiş ve İşcan ailelerinin acı günüMemiş ve İşcan ailelerinin acı günü

Burada basın açıklamasını okuyan Trakya EYT ve Emekliler Derneği Başkanı Şenol Kurt, “ Emeklilere, aylıklarınız enflasyonu artırıyor, aylık ücretleri kısmamız, daha da sınırlamamız gerekiyor deniyor.

Bu tasarruf değil soygundu. Arsızlığa devam edilerek ‘emeklileri enflasyona ezdirmedik’ savunusu yapıldı. Bu, ‘herkes vergi versin, benim sınıfım vergi vermesin’ diyen burjuvazinin, kemeri emeklinin boğazını sıkmasından başka bir şey değildir. TÜİK’e ‘enflasyonu yıllık yüzde 44, Aralık ayı için yüzde 1,03 olarak açıkla’ dendi. ENAG da ‘yıllık enflasyon yüzde 83 Aralık ayı için ise yüzde 2,34 oldu’ diyor. Asıl sorun yapılan enflasyon oranı cambazlığı değildir. Hakikatleri inkâr ederek, ocakta temmuzda emeklileri enflasyon oyunu ile boğmaktır” dedi.

DİREKT HAZİNENİN KASASINA GİRİYOR

Kurt, “ Emeklilerin enflasyonu, market, manav, pazar, eczane, hastane fiyatlarında, kira, enerji, haberleşme, ulaşım faturalarında en ağır biçimde yaşamaktadır. Bilinsin ki düşürülen enflasyon oranı değil hakka hukuka adalete güvendir, itibardır. Çünkü “Devletin gücü adaletinden gelir. Emekliye yapılan zam yüzde 15,75, kiralara yapılan zam yüzde 58. Adalet bunun neresinde? 22 yılda tam 3 trilyon vergi toplandı. Vermeden almaya devam ediliyor. Ocak 2025’ten itibaren vergi ve harçlara yüzde 44 zam yapıldı. Bastığımız her düğmede, içtiğimiz her yudum suda, attığımız her adımda vergi ödüyoruz. Geçen yıl 4,5 trilyon TL vergi toplandı. 2025 yılı bütçesinde KDV geçen yıla göre yüzde 81, ÖTV yüzde 51 artış yapıldı. Her üç liranın ikisi emekliden, işçiden, yoksul halktan vergi olarak alınıyor. 22 yılda tam 3 trilyon dolar vergi toplanmış. Yetmedi, yetmiyor, yettiremiyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yaptığı çalışmaya göre en büyük 100 şirketin ödediği vergi kasaya girmeden istisna teşvik ve muafiyetler kapsamında geri çıkıyor. Devletin 2023 Aralık ayında tahsil edemediği vergi alacağı 874 milyar TL. Emeklinin sabit gelirlinin ödediği vergiler ise direkt hazinenin kasasına giriyor. Emekli, 100 şirketin ödemediği vergileri tahsil ettiğiniz adres oldu. Bir hafta ancak yeterli olabilecek para, emekliye aylık olarak veriliyor. Gelir dağılımındaki adaletsizliğin can yakıcı boyutuna, emeklinin, çalışanın muhtaç duruma düşürülmesine ve bütün bunların yasalar askıya alınarak yapılmasına suskun kalan, çözüm buluyormuş gibi yapan ama çözüm üretmeyen milletvekillerini kınıyoruz” diye konuştu.

CESARETLE BAŞARACAĞIZ

Kurt, “ TBMM, kişisel zenginlik kazanmanın, siyasi rant edinmenin, vekil transfer hesaplarının yapıldığı yer değildir. Verdiğimiz oyların hesabını soruyoruz. Hazine ve Maliye Bakanı, ‘vatandaşımızın geçim sıkıntısını çözmek en büyük önceliğimizdir, bu doğrultuda gerekli politika çerçevesini oluşturduk. 2025 yılında enflasyonun hedefimiz doğrultusunda gerçekleşmesini bekliyoruz’ dedi. Sayın Bakan, IMF ve Dünya Bankası’nın direktifleri ile emeklileri sistemli bir şekilde yoksullaştırmaya, ekonomik güvenceyi yok etmenin bir parçası olan aylıkları enflasyon oranına bağlamayı marifet saymaya devam ediyor. Emeklilerin yaşamsal ihtiyaçlarını karşılayamaz durumda olmaları ile ilgilenmiyorlar. Bu koşullarda ölmeyen emeklilerin geçim sıkıntısına çözüm bulacaklarmış. Cumhurbaşkanı Yardımcısı, ‘Türkiye gelişmekte olan ülkeler arasında iyi konumda. Orta gelir sınıfındayız ama zenginler kulübüne 1-2 yıl içinde girebiliriz’ diyor. Ötekileştirdikleri Türkiye’den değil, kaynakların yüzde 48’ini verdikleri yüzde 20’den söz ediyor. Vergilerden, zamlardan enflasyondan etkilenmeyenler emekli aylıklarına yapılacak zamları konuşuyor. Milyonlarca emeklinin yaşamına müdahale ediliyor, ‘kaderi’ birilerinin iki dudağı arasında, emekliler köle gibi görülüyor. Bizlere ekonomik güvence olmayan aylıkları vermeden fazlasıyla alanlara bunun hesabını; yasal meşru fiili zeminde bütün haklarımızı kullanarak soracağımız bilinsin istiyoruz. Bizler mahallelerdeyiz, kahvelerdeyiz, cami avlularındayız, parklardayız, sokaklardayız ve kırda şehirde ülkenin her yerindeyiz. Emekli aylıklarını, asgari ücreti belirleyip Mercedeslerine, Audilerine binip gidenler fark edilecek, gerçekler görülecektir. “’İnsanca onurlu bir yaşam hakkımdır’ diyen emekliler olarak, hep birlikte el konan haklarımızı mutlaka alacağız. Hakikatler üzerinden yürüyerek, bilgi dayanışma cesaretle başaracağız! Ocak 2025’in enflasyon oyunu. ‘Enflasyona ezdirmedik! TÜİK’e ez dedik’ oldu. Enflasyon hesabı yapan bağımsız ENAG diyor ki; 2022 yılında enflasyon yüzde 137,5 2023’te yüzde 127,21. 2024’te yüzde 83,40 oldu. Bu oranlar dikkate alınsaydı en düşük emekli aylığı 24 bin 746,95 TL olurdu. TÜİK aracılığı ile emekliler enflasyona ezdirilince en düşük emekli aylığı 14 bin 469 TL oldu. Bir hafta kira faturalar haberleşme, ulaşım internet ve pazar market masrafını ancak karşılar. Bir ay dört hafta, üç hafta emekli ne yapacak? Üstelik doktor ilaç hesabı yok bunun içinde. Zorunlu harcamalar dışında hiçbir masraf yok” diye konuştu.

HEP BİRLİKTE MÜCADELE ETMELİYİZ

Emekli aylığı ile bir ay yaşandığını ifade eden Kurt, “  Emekli aylıklarının hesabını; vergilerden, zamlardan, enflasyondan etkilenmeyenler yapıyor. Kendileri için 4-5 çeşit aylık hesabı yapanlar yapıyor. Kendilerinden başkasını tanımayan emeklileri yok sayanlar yapıyor. Kendileri için toplanıp toplanıp dağılanlar, Mercedeslerine, Audilerine binip gidenler yapıyor. Yoksulluk şiddetinden kurtulmak için hep birlikte mücadele etmeliyiz” dedi.

Haber/Sevay SÖNMEZ